99downloads.de sitesini sizler ne kadar duydunuz bilmiyorum ama bana interneti kullanmaya başladıktan beri özellikle Google uluslararası sayfasında aramaların çoğunda bu site üst sıralarda çıkarak ismini duyurdu. Bir gün elimdeki bir DivX formatındaki filmi izleyebilmek için player arayışına koyuldum. Ne akıldır ki, DivX’in resmi sitesinden indirmek yerine download ağır oluyor diye başka alternatifler aramaya başladım. Google’daki kısa süreli bir aramadan sonra yine 99downloads ile karşılaştım. ‘Süper hızlı ve güvenli indir’ gibisinden bir download resimciği duruyordu anasayfada. Aradığım içeriği de bulduktan sonra olacaklardan habersiz bir şekilde bu resme tıkladım ve karşıma kayıt formu geldi. Formu doldurup hepimizin yaptığı gibi kuralları kabul ediyorum dedim ve kayıt olmuş oldum siteye. Aradan 1 hafta geçmedi ki bu siteden bana bir mail geldi. Mailde kişisel bilgilerim yer almaktaydı ve bu siteye üye olduğum için en kısa sürede hesaplarına 60 Euro yatırmam gerektiği yazıyordu. Mail almanca olduğundan pek anlayamadım heralde, veya tam takmadım diyeyim, okuduktan sonra kapattım ve ilgilenmedim mailde yazanlarla. Neredeyse her haftada bir bu mail bana gelmeye devam etti; göz alışkanlığından olsa gerek artık mailin başlığını görünce dikkatimi bile çekmiyordu, spam gibi de bir başlığı vardı zaten. Aradan 3 ay geçtikten sonra yine mail adresimi kontrol ederken bir avukattan bana bir mail geldiğini gördüm. Mailde, 99downloads.de sitesine kayıt olduğum ve bunun için gerekli ücreti ödemediğim için site yetkililerin kendisine olayı bildirdiğini yazıyordu. İşin garip yani, kredi borcu gibi bu 60 Euro her defasında büyümüş ve 110,29 Euro olmuş. Yani o an yatırmam gereken ücret 110,29 Euro idi. Mailde aynı zamanda, bunun bir son uyarı olduğunu ve eğer ödemezsem hakkımda hukuki işlemin başlatılacağı yazıyordu.
Allah kimsenin başına vermesin, resmen başımdan aşağı kaynar sular döküldü. Cevap olarak ne yazacağımı şaşırdım. Kendimi toparladım ve durumu anlattım; ücretli olduğunu bilmiyordum vs. diye. Ardından yakın dostum Google’a başvurdum ve Almanya sayfasında biraz araştırma yaptım. Bu bahsi geçen site o kadar kişiyi dolandırmış ki, yüz binlerce sayfa çıktı ilk aramamda. Hepsi de benim gibi üyelik mağduru olanların soru-cevap sitelerine ve forumlara açtığı konular idi. Yahoo Clever’da aynı benim durumumda olan birisinin sorusunu buldum ve en baştaki cevapta; ne olursa olsun, ister hukuki vs. densin sakın ödemeyi yapmayın yazıyordu. Meğer bu tür download portallarının amacı buymuş; milleti oyuna getirip hukuki işlem gibi laflarla tehdit edip zorla ödeme almak… :@ Gerçekten bana mail atan kişi avukat mıydı ve hukuki işlem başladı mı bilmiyorum ama eğer böyle bir durum olursa %100 haklı çıkacağımı öğrendikten sonra çok rahatladım. Özellikle 18 yaşını tam doldurmayanlar için de bir sorun yokmuş.
Halbuki normalde nasıldır: ücretli üyelik söz konusu ise bu kayıt formunda ve sitenin herkes tarafından rahatlıkla görülebileceği yerlerde hatırlatılır. Kayıt formunda ödeme şekli, ödenecek tutar vs. belirtilir. Eğer ödeme kayıt başvurusunda bulunan kişi tarafından hesaba aktarılırsa hesap aktif olur ve kullanıcı da imkanları kullanmaya başlar. Fakat bu rezil sitede kuralları kabul ediyorum kısmında ‘AG kuralları’nı okudum ve kabul ediyorum yazıyordu. Ayrıyetten bir sayfaya yerleştirmişler ve nasıl iş ise orada da ücretten bahsedilmemiş, sadece üyeliğin 2 hafta içinde iptal edilebileceği yazılmış.
Demek istediğim; lütfen bu tür şeyler vadeden sitelere kayıt olurken iyice araştırın, neyin nesidir diye. Kullanım koşullarını ve kayıt formunda belirtilen kuralları iyice okuyun. En önemlisi; site size pek güven vermiyorsa kesinlikle kişisel bilgilerinizi vermeyin. Ben vermediğim için bir puan kazanmış oldum.
Uygulaması kolay olsun diye ben baştan sona tüm aşamaları numaralandırarak yazacağım. Başlayalım…
1. Buraya tıklayarak siteye giriyoruz ve sağ üst köşeden Kaydol linkine tıklıyoruz.
2. Açılan popup pencerede kayıt için gerekli olan bilgileri eksiksiz ve doğru bir şekilde giriyoruz. Özellikle mail adresine dikkat edin, aktivasyon maili gönderilecek.
3. Kayıt işlemi bittikten sonra mail adresimizi kontrol ediyoruz ve Netvibes tarafından gönderilen maildeki aktivasyon linkine tıklayıp hesabımızı aktif hale getiriyoruz.
4. Siteye tekrar girdiğimizde oturum kendiliğinden açılmış olacak. Şimdi sitenin en altından Widgets linkine tıklayarak işimizi göreceğimiz sayfaya gidiyoruz.
5. Türkçe sayfadan çıkıp ingilizce sayfaya yönlendiğimizden oturum sonlanabilir, bu durumda sağ üst köşeden Sign In tıklayıp giriş yapıyoruz sisteme. Daha sonra sitenin üstündeki yeşil butonlardan Create Widget yazanına tıklıyoruz.
6. İlk aşamada widget’in türünü seçiyoruz; bana sorarsanız birincisini seçin, hem daha sade hem de eklediğiniz sayfalarda daha hızlı açılır. ‘Create a blog news widget’ butonuna tıklayarak devam ediyoruz.
7. İkinci aşamada blogumuzun yazılarının yer aldığı RSS adresini yazıyoruz. FeedBurner kullanıyorsanız benim gibi, onu da yazabilirsiniz. Yazdıktan sonra Next step tıklıyoruz.
8. ‘Add info’ aşamasında oluşturacağımız widget’in ismini ve diğer özelliklerini ayarlayacağız. Main language yazan kısmı Turkish yapıyoruz, Title ve Description yazan yerlere de sırasıyla widget’in başlığını ve kısa açıklamasını yazıyoruz.
Thumbnail URL kısmına blogunuzun logosunu ekleyebilirsiniz; ekleyeceğiniz resmin maksimum genişliği 320 olmak zorunda.
Onun altındaki kısımda da blogumuzun kategorisini seçiyoruz.
Widget privacy seçeneğinde ise oluşturacağımız widget’in diğer kullanıcılar ve ziyaretçiler tarafından görünüp görünmeyeceğini ayarlıyoruz. Bana sorarsanız birincisini seçin, herkese açık olacağından Google açısından da yararı olabilir.
Tüm ayarları yaptıktan sonra ‘I agree to the terms of service.’ başına bir çeltik atıp Next step tıklayıp devam ediyoruz.
9. Açılan sayfada ‘Your widget was successfully created!’ mesajını en başta gördüyseniz widget’iniz başarıyla oluşturuldu demektir. Permanent URL altında verilen adres widget’inizin yer aldığı sayfadır; diğer kullanıcılar ve ziyaretçiler isterlerse bu sayfa üzerinden kodu alıp widget’i sitelerine ekleyebilirler, yorum yazabilirler ve paylaşabilirler.
Widget’te gösterilecek yazı sayısı ve renk şablonu gibi ayarları yapıp kodu alabilmek için de widget sayfamızdan Share linkine tıklıyoruz. Açılan sayfada sırasıyla: Başlık, Yükseklik ve Renk grubu gibi ayarları yapabiliriz. Onun altındaki seçenekler de kaç adet yazının gösterileceği, ayrıntıların yer alıp almayacağı vs. gibi ayarlar için.
Widget üzerinde değişiklik yaptıkça sayfanın sağ tarafındaki yukarı aşağı oynayan kutucuk sizin oluşturmuş olduğunuz widget’in nasıl görüneceğidir, değişiklik yaptıkça önizleme olarak oraya bakabilirsiniz.
Tüm ayalar ile hazır iseniz artık eklencek kodu alabiliriz; sayfanın en altındaki ‘Grab the widget code below’ başlıklı kutucukta yer alan kodlar bizim diğer sitelere ekleyeceğimiz / eklettireceğimiz kod oluyor. Kopyala - yapıştır ile kodu dilediğiniz yere ekleyin; tepe tepe kullanın yani
Geçtiğimiz yılın en iyi FPS oyunlarından biri olan Call of Duty: Modern Warfare’in ikincisi Call of Duty: Modern Warfare 2 tanıtım sitelerinde ekran görüntüleri ile boy göstermeye başladı bile.
Oyunun Ekran Görüntülerinden Olusan Videomuz
Çok etkileyici olmayan iki reklam filminden sonra bu görüntüler sonbaharda çıkması beklenilen oyun için beklentilerimizi haklı çıkarıyor.
11 Ekim’de hazır olması beklenen Call of Duty: Modern Warfare 2′nin konusu ise birincisinin üzerine ekleniyor. Bu sefer de Rus ayrılıkçı teröristlerle ve uluslar arası terörist güçlerle çarpışıyoruz. Ama bu sefer karda kullanabileceğimiz bir kar aracı da var. Ayrıca yeni bölümde yakın savaşa daha fazla önem verildiğini söyleyebiliriz.
Şimdi bizim KVP’nin kadrolu ama yeni psikopatlarından olan Çarmendir ( Pokemonda Eş’in ateş atan pokemonu ) Cevat ile Bizim Ünlü Türk Hackerlar ( Heykırlar ) Karsı Karsıye gelirse ne olur nasıl bir diyalog oluşur bunları sizin icin bi araya topladık (:
Not : Nicklerini yazdıklarım arasında tanıdığım veya tanımadığım arkadaslar olabilir.Kimseyle herhangi bir sorunum yoktur.Eğer rahatsız oldukları taktirde bana ulasıp bildirmeleri halinde nicklerini sileceğim konudan.
İlk Basta Cevat ile İskorpitx karsı karsıya gelirse ne olur
Cevat : Yılmaz Bu Ne
Yılmaz : Davscıdır Ağam
Cevat İle Mr.Sheytan karsı karsıya gelirse
Cevat : Yılmaz bu ne
Yılmaz : Şeytandır Ağam yakmaya calısmaya gerek yok
Cevat İle Societa Karsı Karsıya gelirse
Cevat : Yılmaz bu ne
Yılmaz : Alkoliktir Ağam
Cevat İle Blaster Karsı Karsıya Gelirse
Cevat : Yılmaz bu ne
Yılmaz : Çakma Kodırdır Ağam Yakarız ama kodu kalır ağam
Cevat İle T4cs1zkr4l ( cr@zy_king ) karsı karsıya gelirse
Cevat : Yılmaz bu ne
Yılmaz : Lazdır Ağam Yakmaya Calısıyoruz ama Yanmıyor
T4cs1zkr4l : Aha şu karşudaki pencere açıktır da o yüzden yanmiyrum elektiriklenme yapiii… ( Kahpe Bizanstan (ç)alıntı yapılmıstır )
Cevat İle M0sted Karsı Karsıya Gelirse
Cevat : Yılmaz Bu Ne
Yılmaz : Lamerdir Ağam
Cevat İle VoLqaN Karsı Karsıya Gelirse
Cevat : Yılmaz Bu Ne
Yılmaz : Hizbullahtır Ağam
Cevat ile The_Bekir Karsı Karsıya Gelirse
Cevat : Yılmaz Bu Ne
Yılmaz : Ölüdür Ağam
Bu Yazı Kacak & Societa Tarafından Ortaklasa hazırlanmıstır :P:P:P
alıntıdır..
Yalın ah be kardeşim güzel ve ilginç bir şarkı :)
kalbine baktığın kadin başkasınınmış iyimi ? gitbak fırlat bu kafayı şimdi sanırım böyle :)
Murat BOZ Herşeyi yak tek geçerim :) süper tek kelimeyle .
bir öyle bir böylesin anlamadım seni çözebilen ..
başka bir şarkısı para yok bizi anlatan bir şarkı sanırım :D
İbrahimTATLISES yağmurla gelen kadın Pek dinleyesim gelmiyor nedense :)
Gülben ERGEN & Oğuzhan Koç : Giden günlerim oldu
benim gibi sizinde sevdiğinizi biliyorum değilmi?
1. Öncelikle buraya tıklayarak siteye giriyoruz ve sol üst köşedeki açılır kapanır menüden Sign Up tıklıyoruz.
2. Açılan sayfada sadece e-posta adresimizi yazdıktan sonra Signup tıklıyoruz. Yalnız burada dikkat edin; avatarını belirleyeceğiniz mail olacak bu.
3. Belirlediğiniz mail adresine aktivasyon linki gönderecek. Gelen kutusundan Welcome to Gravatar başlıklı maile giriyoruz ve aktivasyon linkine tıklayıp kayıt işlemine devam ediyoruz.
4. Linke tıkladığımızda açılan sayfada kullanıcı adımızı ve şifremizi belirleyip tekrar Signup tıklıyoruz. Böylece kayıt işlemini tamamlamış oluyoruz.
5. Gelelim fasulyenin faydalarına… Şimdi mail adresimiz için bir avatar belirleyeceğiz. Aşağıdaki resimde gösterdiğim linke tıklayarak devam ediyoruz.
6. Açılan sayfadan avatarımızı siteye nasıl yükleyeceğimizi seçiyoruz. Birinci seçenekte bilgisayarımızdan resim seçebiliriz, ikincisinde resim linkini verebiliriz, üçüncüsünde bilgisayara bağlı bir kamera ile resim çekip yükleyebiliriz ve sonuncusu ile de daha önceden yüklediğimiz bir resmi seçebiliriz. Bu bizi şimdilik ilgilendirmiyor.
7. Gözat’a tıklayıp bilgisayardan yükleyeceğimiz resmi seçiyoruz. Resmin aşırı büyük olmamasına dikkat edin; hem upload süresi uzar, hem de resmin kalitesi küçültülünce bozulabilir. Resmi seçtikten sonra Next diyip upload ediyoruz.
8. Bu aşamada upload ettiğimiz resmin istediğimiz bir kısmını kesip kullanacağımız resim olarak seçebiliriz. Resmin kenarlarındaki çeltiklerden çekip alanı uzaltabiliriz. Ben resmin tamamını seçtim. Crop and Finish! tıklayıp bu aşamayı da bitirmiş oluyoruz.
9. Ve işte geldik son aşamaya… Burada upload ettiğimiz resmin e-posta adresi için olan rolünü belirleyeceğiz. Aşağıdaki resimde de gösterdiğim ilk ‘rated G’ seçeneğine tıklarsak bu resim e-posta adresinin birincil resmi olacak ve diğer sitelerde bu görüntülenecek.
Bundan sonra yapmamız gereken şey; Gravatar özelliğini destekleyen sitelerde kayıt olurken mail adresi kısmına bu sitede kullandığımız e-posta adresini yazmak. Site, verdiğimiz e-posta adresinden avatarı otomatik çekip görüntüleyecektir.
Ayrıca 12parmak‘ta da bu özellik mevcut; sitemizde kullandığınız mail adresi ile kayıt olup resim eklerseniz yorumlarda ve profil sayfanızda bu resim görüntülenecektir.
Umarım merak edenler için faydalı bir yazı olmuştur.
Antioksidan nedir?
Vücut hücreleri tarafından üretildiği gibi, gıdalarla da alınan bir grup kimyasal maddedir. Gıdalarla alınan en önemli antioksidanlar, betakaroten, E ve C vitaminleridir.
Nasıl etki ederler?
Soluduğumuz havadaki oksijen, vücut içinde serbest radikaller adı verilen ve toksik (zehirli) etki gösteren bazı maddelerin oluşmasına neden olur. Demirin paslanması ve balığın sudan çıktıktan sonra ölmesi, oksijenin zararlı etkilerine örnektir. Vücudumuzda bulunan antioksidanlar, serbest radikallere karşı etki göstererek bunların zarar vermesini önler.
Antioksidanların hastalıkları önlediği söylenebilir mi?
Bu konuda kesin konuşmak için bazı çalışmalar daha yapılmalı. Ancak tıbbi istatistik çalışmaları, ne kadar yüksek dozda antioksidan alınırsa, kanser ve kalp krizi gibi amansız iki hastalığa yakalanma ihtimalinin o denli azaldığını ortaya koyuyor. Ayrıca bulaşıcı hastalıklar ve katarakt konusunda da yararlı etkilerinin olduğu biliniyor. Ancak bu etkinin, oluşmuş hastalığın tedavisini değil, hastalıkların önlenmesini sağladığını bir kez daha hatırlatmak isterim.
Ne kadar antioksidana ihtiyacımız var?
Bu konuda kesin bir rakam vermek güç. Çalışmalar, alınan miktar arttıkça koruyucu etkinin de daha fazlalaştığını ortaya koyuyor. En son çalışmalarınışığında, günlük C vitamini ihtiyacının 250 ile 1000 mg. arasında olduğu söylenebilir. Bu doz, E vitamini için 100 ile 400 ünite, beta karoten için 6 ile 30 mg. arasında olduğu söylenebilir.
Dengeli bir beslenmeyle, yeterince antioksidan almıyor muyuz?
Son çalışmalar antioksidanların yüksek dozda alındıklarında daha yararlı olduğunu gösteriyor. Gıdalardan bu dozda antioksidan sağlanmasında en önemli sıkıntı E vitaminindedir. Bilindiği gibi E vitamini yağda eriyen bir vitamin olup ve en önemli kaynağı da bitkisel yağlardır. Bitkisel yağlardan ideal dozda E vitamini alabilmek için, örneğin 2 bardak ayçiceği yağı içmek gerekir ki, sağlık açısından bu miktarda yağ alınmasını da uygun görmüyoruz. A vitamininin yapı taşı olan beta karoten ve C vitaminini, gıdalarla almak mümkün. Bunun için temel şart dengeli bir beslenmedir. Ancak, çok yüksek
dozlara ihtiyaç olduğunda, vitamin takviyeleri gerekli olmaktadır.
Son zamanlarda piyasaya verilen vitamin ve mineral takviye ilaçları, gerekli olan her maddeyi içerir gibi gözüküyor. Bu doğru mudur?
Her maddeyi haplardan almak mümkün değil. Gıdalarda bunların dışında olan ve vücut için hayati önemi olan bir çok madde bulunmaktadır. Örneğin kompleks karbonhidratlar, temel yağ asitleri, temel aminoasitler gıdalardan alınır. Ayrıca son zamanlarda, bitkilerde bulunduğu ortaya konulan bazı kimyasal maddelerin de sağlık açısından çok önemli etkilerinin olduğu görülüyor. Phytochemicals adı verilen bu maddeler de, sadece iyi dengelenmiş bir beslenme ile alınabilmektedir.
Antioksidan içeren vitamin takviyelerini kullanmaya başlamak mı yoksa araştırmaların biraz daha ilerlemesini beklemek mi daha uygun?
Antioksidanların, sağlık açısından risk taşımadan yararlı etkiler sağladığı ortaya konuldu. Sürmekte olan çalışmalar yararınhangi oranda olduğunu ve başka hangi alanlarda kullanılabileceğini ortaya koymaya çalışıyor.Örneğin kalp krizini %40 mı yoksa %10 oranında mı azalttığı belirlenmeye çalışılıyor. Eğer %10 gibi bir oran bile tesbit edilse, bu da çok önemli değil mi? Tabii ki antioksidanlar mucize değildir. Eğer siz doymuş yağlarla besleniyorsanız, sigara içiyorsanız, aşırı alkol alıyorsanız, eksersiz yapmıyor ve otonuzda emniyet kemeri kullanmıyorsanız, sadece E vitamini ya da diğer antioksidanları aldığınız için hayatınız kurtulmaz. Diğer önlemlerle birlikte, bunlar da daha sağlıklı bir yaşam için önemli bir yapı taşıdır. Unutmayın en önemli yapıtlar, yapı taşlarının birbirleriyle uyumları sayesinde yükselir ve ayakta kalır.
Dr. Gündüz Tezmen
Güneş Kremlerinin kullanımı hakkında, halkımızın bildiği bir çok bilginin uzmanlar tarafından yanlış olduğu belirtiliyor. Güneş kremini kullanarıken dikkat etmeniz gereken ve bazı yanlış bildiğimiz konuları sizlerle paylaşmak istedik.
Güneş kremleri pahalı olduğundan, azar azar kullanma fikri size cazip gelebilir ama bu, yeterli koruma sağlamaz. Güneş kremini az sürerek, yanma ve cilt kanseri risklerini artırmış olursunuz. Peki bu durumda kullanılması gereken doğru miktar nedir? Bir yetişkin, güneş kreminini her sürüşünde, ortalama büyüklükteki bir şişenin en az beşte birini baştan aşağı tüm vücuduna sürmeli. Bunu yaparken, hiçbir bölge atlanmamalı.
Hayallerinizin bronz tenine kavuşmak için, tatil köyünde satılan 2 faktörülü ya da faktörsüz havuç, kakaoyağı nevi ürünler ideal görünebilir ama bu denli az faktörlü krem kullanmak sadece cildinize zarar verip, kanser riskini artırmaya yarar.
15 faktörlü bir krem kullansanız da bronzlaşabilirsiniz. Sadece bunun gerçekleşmesi biraz daha uzun bir zaman alır, o kadar. Yüksek faktörlü krem kullanarak yanma riskini ortadan kaldırır ve güneş altından daha güvenli ve daha uzun bir zaman geçirebilirsiniz. Ayrıca bu şekilde güneşin sıcaklığından da daha fazla yararlanmış olursunuz. Çünkü yüksek faktörlü güneş kremleri, vücudunuzu ısıtan ama ona zarar vermeyen enfraruj ışınlardan yararlanmanızı sağlar.
Egzersiz: Hafif bir egzersiz karın bölgesindeki kan dolaşımını güçlendiriyor ve krampların çözülmesini sağlıyor. Son yıllarda tüm dünyada trend olan yoga ve refleksoloji, regl ile ilgili yakınmaların hafiflemesinde büyük yarar sağlıyor. Özellikle 'Supta Baddha Konasana' egzersizi, kamın alt bölgesinde yer alan organları güçlendirip, gevşetiyor. Böylelikle regl dönemindeki ağrı gibi yakınmalarınızın hafiflemesine katkı sağlıyor.
'Supta Baddha Konasana': Ayaklarınız zemine basacak şekilde sırtüstü uzanın. Nefes alarak bacaklarınızı birleştirin ve dizlerinizi hafifçe bükün. Nefes verirken sağ dizinizi sağ yana, sol dizinizi de sol yana doğru yavaşça açın. Bu sırada ayak tabanlarınızı birleştirin. Parmaklar parmakları, topuk da diğer topuğu karşılayacak şekilde bacaklarınızı yere değdirin, Bu pozisyonda derin nefes alıp vererek, hareketsiz durun. Egzersizi günde 2 veya 3 kez, 4-5 dakika uygulayın. Yoga, düzensiz reglde de yararlı olabiliyor. Örneğin "Çocuk Duruşu' olarak bilinen 'Balasana' karnın alt bölgesindeki organlara adeta masaj yaparak hormon üretimini uyarıyor.
Balasana: Ayak başparmaklarınız birbirine değecek şekilde diz çöküp, topuklarınızın üstüne oturun. Ellerinizi bacaklarınızın üzerine yerleştirin. Bu pozisyonda derin nefes alın ve nefes vererek gövdenizi zemine doğru yatırın. (Alnınız zemine değsin) Avuç içleriniz tavana doğru bakacak ve elleriniz de topuklarınızın yanına gelecek şekilde kollarınızı gövdenizin yanında zemine yerleştirin. Bu pozisyonda, derin nefes alı vererek, 30 saniyeden birkaç dakikaya kadar kalın.
El ve ayak terlemesinin nedenleri nelerdir?
Vücudumuzun sürekli aynı ısıyı koruyabilmesi için ter bezlerine önemli görev düşmektedir. Terleme, derinin ıslak hale gelmesi sonucunda hem fazla suyun atılması hem yükselmiş vücut ısısının düşürülmesi için ortaya konmuş bir reflekstir. Sinir sistemimizin başlattığı, ter bezlerinin meydana getirdiği, bizim kontrol edemediğimiz faydalı bir aktivitedir. Fakat terleme her noktaya aynı oranda dağılmadığı ve bölgesel olarak farklılık gösterdiği zaman, örneğin avuç içleri, koltukaltı ve ayaklar gibi, sosyal yaşamda uyum sorunlarına yol açmaktadır. Yoksa terleme zarar verici bir durum değildir.
El ve ayak terlemesi ne sıklıkta ve hangi yaş aralığında görülmektedir?
Toplumda görülme sıklığı, Güneydoğu Asya ülkelerinde daha fazla olmakla birlikte %1-2 civarındadır. Okul çağı itibarıyle başlamakta, çoğu zaman dönemsel bir farklılık olduğu zannedilmekte, fakat takiplerde hiç azalmadığı görülmektedir.
El ve ayak terlemesi olan hastalar ne yapmalıdır?
Öncelikle bir Endokrinoloji uzmanına muayene olmalı ve sistemik hastalıklar açısından araştırılmalıdır. Biliyoruz ki obezite, diyabet ve tiroid bezi hastalıklarının seyrinde aşırı terleme sıklıkla görülmektedir.
Tedavisinde hangi yöntemlere başvurulabilir?
Yapılan muayene ve tetkikler sonucunda altta yatan başka bir hastalık yoksa, Dermatoloji ve Göğüs Cerrahisi uzmanları ile görüşülmelidir. En basit olarak geçici ama kolay olan pudralı krem ve deodorantlardan başlanarak, en zahmetli fakat kesin olan ETS ameliyatına kadar birçok alternatifin olduğunu hastamıza anlatmamız gerekir. Hiç bir method “bu en iyisidir” denerek diğerleri bir köşeye atılmamalıdır. Örneğin İyontoforezi bilmeyen hastamıza direkt ameliyat olman gerekir denmemelidir.
Terlemeyi önlemek için yapılacak bir ameliyat var mıdır?
Kısaca “ETS - Endoskopik Torasik Sempatektomi” olarak tanımladığımız bir ameliyat uzun yıllardır başarıyla uygulanmaktadır. Avuç içi ve koltukaltı ter bezlerine “terleme” uyarısını götüren sempatik sinir dalları, göğüs kafesi içine kapalı (endoskopik) yöntemle girilerek devre dışı bırakılarak yapılır. Günümüzde klipli, klipsiz gibi alt tiplere bile ayrılacak kadar farklı metotlar geliştirilmiştir. Her alt tip genel anestezi altında, cerrahın tercihine göre tek taraflı iki ayrı seans veya çift taraflı aynı seansta uygulanmaktadır. Hedeflenen bölgedeki terlemeyi kalıcı ve tam olarak ortadan kaldırır. Sempatik sinirlerin devre dışı bırakılması felç gibi hareket bozukluklarına yol açmaz. Ayrıca bu aşırı terleyen bölgelerdeki ter bezlerinin vücuttan çıkarılması veya bölgesel Botox uygulaması gibi Dermatoloji/Plastik Cerrahi uzmanlarınca uygulanan yöntemlerde mevcuttur.
Cerrahi müdahaleden sonra yapılması gerekenler nelerdir?
ETS operasyonu sonrasında bir gece hastanede yatmak doğru olan yaklaşımdır. Ertesi gün ağrı, ateş ve solunum zorluğu gibi istenmeyen durumlar yoksa hastamız taburcu olmaktadır.
Bu ameliyatın yan etkileri veya istenmeyen sonuçları var mıdır?
Ameliyat sırasında açık cerrahi müdaheleye geçme olasılığı az da olsa vardır. Terleme şikayeti daha ameliyat sırasında ortadan kalkar fakat orta-uzun vadede sırt, göbek çevresi ve ayaklarda terleme artabilmektedir. Beşyüz hasta ve fazlasını kapsayan araştırma makaleleri incelendiğinde bu olasılığında %3-4 civarında olduğu, fakat hasta memnuniyeti açısından operasyon sonrasında yeniden doğdum diyecek kadar mutlu olanların oranıda %90 ları bulmaktadır. Göğüs cerrahisi uzmanlarından daha ayrıntılı bilgi alabilirsiniz.
